Kokoreç, midye ve döner Türk mutfağında çok önemli bir yere sahiptir. Gerek kendi yurttaşlarımız gerekse dışarıdan gelen misafirlerimiz bu lezzetleri oldukça merak eder, yedikten sonra ise oldukça memnun kalırlar.
Kokoreç, tarihten bu yana Anadolu'da ve Balkan ülkelerinde koyunun ince bağırsağının şişe sarılması ve kor ateşte kızartılmasıyla tüketilen bir yiyecektir. Ülkemizde de çok seveni olan bu lezzet tezgahlarda veya restoranlarda yerini almaktadır. En önemli husus çok iyi şekilde temizlenmesidir. Etinin çok lezzetli olmasının yanında sultan murat kokoreççi bu güzel lezzeti dengeli bir şekilde sebzelerle ve doğal baharatlarla harmanlayarak size sunar. İstediğinize göre acılı-acısız sebzeli-sade hazırlanabilmektedir. Yanında buz gibi bir ayranla ve talebinize göre acı turşuyla afiyetle tüketebilirsiniz. Sıcacık ve çıtır ekmeğin içinde bu benzersiz deneyimi yaşadıktan sonra bize teşekkür edeceğinizi biliyoruz.
Sultanmurat Kokoreççi Tekin Usta
Midye birbirine eklenmiş iki sert parça ve kapaktan oluşan, içinde lezzetli bir et bulunduran bir deniz canlısıdır. Denizlerin kıyıya yakın kesimlerinde kayalara tutunarak yaşar. Sultan murat midyeci bu bölgelerden özenle toplanmış midyeleri size en sağlıklı ve hijyenik şekilde sunmaktan mutluluk duyar. Midyenin temizliği üzerinde durulan en hassas noktalardan biridir. Öncelikle güzel temizlenir ve daha sonrasında en lezzetli halini alacak şekilde pişirme, baharatlandırma işlemi yapılır. Yapılan araştırmalarda midyenin Türkiye'de en çok tüketilen deniz ürünlerinden biri olduğu belirlenmiştir. Sokak lezzetlerinin ya da deniz ürünleri kategorisinin en sevilen ve en lezzetli canlılarından biri midyedir. Bizim midyemizi yedikten sonra bu lezzete daha çok bağlanacağınız kesin. En taze, en temiz ve en lezzetli midyeleri size sunmaktan gurur duyuyoruz.
Sultan Murat Midyeci Kokoreççi Tekin Usta
Döner kebap olarak bilinen bu eşsiz lezzet tarihten bu yana çok sevilmektedir. Türk mutfağının en önemli ve lezzetli yiyeceklerinden biri olan döner, yöresel baharatlarla ve yağlarla marine edilerek kalın bir şişin üzerine geçirilir ve dik duracak şekilde ateşin karşısında pişirilir. 19. yüzyılda Osmanlı'da keşfedilen bu lezzeti sultan murat dönerci farkıyla yaşayın. Osmanlı döneminde öncelikle döner yatay biçimde yani cağ kebabı şeklinde pişirilirdi. Daha sonra dikey pişirme yöntemine geçilmiştir. Dünyanın en büyük döneri zamanında 2005 senesinde Eyüp Solmaz Tarafından kuzu eti kullanılarak tam tamına 2 ton 298 kg olarak tarihe geçmiştir. Biz size dünyanın en büyük dönerini yaptığımızı söyleyemeyiz ama dünyanın en lezzetli dönerlerinden birini yiyeceğinizin garantisini verebiliriz.
Dönerlerimiz genellikle ekmek arasında ya da lavaş arasında servis edildiği gibi tabakta da tereyağlı pilavın yanında servis edilebilir. Ekmek ya da lavaş arasında servis edildiğinde önce dönerlerimizi inci gibi sıra sıra dizeriz ve daha sonra içine talebinize göre sığan, domates, patates gibi eklemeler yaparız. Sıcacık ve çıtır ekmek ile ya da çıtır lavaşın arasında üzerinde dumanı tüten lezzetli mi lezzetli bir dönere kim hayır diyebilir ki?
